SEVGİ EMEK MİYDİ

Sevginin ne anlama geldiği konusunda herkes farklı bir düşünceye sahip. Yazılan onca şiir, onca kitap bence hala sevgiyi tam olarak tanımlayabilmiş değil. Sevgi, yaşamı yücelten ve mutlu kılan anahtar kavram. Sinema’da sevgiyi anlatan birçok film var. Fakat Türk Sineması’nda sevginin ‘emek’ olduğunu anlatan bir yapım var: Selvi Boylum Al Yazmalım. Türk izleyicisinin aşina olduğu bu yapım 100 yılın En İyi Filmi’’ seçilmişti. Yönetmen koltuğunda Atıf Yılmaz, senaristi Ali Özgentürk, görüntü yönetmeni Çetin Tunca. Başrollerinde Türkan Şoray ve Kadir İnanır’ın oynadığı film Kırgız yazar Cengiz Aytmatov’un ‘Kırmızı Eşarp’ adlı romanından sinemamıza uyarlandı. Türkan Şoray bir gün Kırmızı Eşarp adlı kitabı okurken çok etkilenir ve yapım şirketine bu kitabı film yapmalarını rica eder. Atıf Yılmaz ve Ali Özgentürk çalışmalara başlar. Türkan Şoray Asya adında köyde yaşayan genç ve güzel bir kızı canlandırır. Kadir İnanır ise İlyas rolündedir. Ahmet Mekin Cemşit karakterini canlandırır. Filmin başlangıcında Asya ve annesi bir tartışma içerisindeyken bulundukları köye baraj yapılacağını öğreniriz. Asya annesine köyden gitmek istediğini dile getirir. İlyas ise İstanbul’dan gelmiş bir kamyon şoförüdür. Kamyonuna âşık olan İlyas arkadaşı gibi gördüğü j-kamyonu ile konuşur ve ona bir isim takmıştır: Aldırma Gönül tıpkı İlyas gibi. Boş vermiş, gamsız ve sorumluluk sahibi olmayan bir isim. Asya ve İlyas bir gün karşılaşırlar: ’’nine git başımdan.
Birbirlerine ilk görüşte âşık olan Asya ve İlyas her an birbirlerine düşünürler. İlyas Asya’ya başındaki yazmanın renginden ötürü Al Yazmalım der. Asya ve İlyas kaçarak evlenirler.

İlyas’tan başka bir şey düşünemeyen Asya hamiledir. Bebeğine kırmızı bir patik örer. Erkek çocuk doğurur ise İlyas’ın onu çok seveceği düşüncesine kapılır. Böyle öğretilmiştir çünkü. Asya doğum yapacağı gece İlyas dağlarda yolda kalan bir minibüs şoförüne yardımcı olur. Onun bu yardımsever davranışı iş yerindeki bir arkadaşının onu şikâyet edilmesi ile çok sevdiği kamyonunun elinden alınmasına neden olur. İlyas bakım işine verilir. Eve gelmez, Samet’i sevmez. Al yazmalısına uğramaz olur. Hatta köylü kızı diye küçümser. Asya aldatıldığını İlyas’ın patronuna şikâyet eden kişi Can’dan öğrenir. Asya bebeği ile birlikte yollara düşer. Bu yolculukta ona sevgiyi ve sevginin emek olduğunu öğreten Cemşit  ile tanışır. Dillere destan güzelliği ile değil, yardıma muhtaç olduğu için Asya ve Samet’e yardım eder Cemşit. Artniyetsiz, iyilik için. Yılllar önce çocuklarını kaybettiği için Samet’e babalık eder. Asya İlyas’ını beklese de İlyas her seferinde terk eder onu. Samet baba olarak Cemşit’i seçer ve Asya evlenmek zorunda kalır. İlyas’ı pek hatırlamaz. Cemşit nakış nakış işlemiştir sevgisini. Asya’ya iş bulur, Samet’e babalık yapar, türküler söyler ve onu çok sever. Tesadüf eseri İlyas kaza geçirir ve Cemşit onu evine konuk eder. Asya’nın tepkilerinden İlyas’ın onun eski eşini olduğunu anlar. Ama anlasa ne olur ki Cemşit onu yine evine alır yaralarını sarardı. Çünkü Cemşit iyilikti, dosttu, yardımseverdi. İlyas Asya ve Samet’i görür görmez barışmak istese de Samet babalığa Cemşit’i seçmişti. Asya sevgisi emek olan Cemşit’’i mi seçmeliydi, onu aldatan ona şiddet gösteren İlyas’ı mı? Sevgi İlyas ve Asya’nın birbirlerini gördüklerinde oluşan his miydi, yoksa Asya’nın Samet’i kucağına aldığı bir his miydi? Sevgi, Cemşit’in Asya’yı sabırlı bekleyişiydi. Sevgi Cemşit’in Samet daha yürümeden ona yaptığı kırmızı salıncaktı. Sevgi Cemşit’in akşam yemeği sırasında Yaylalar türküsünü söylerken mutlu olan aileydi. Kısacası sevgi emekti, süreçti. Alan yaratmadı. Asya final sahnesinde kalbi İlyas’a dönük de olsa, oğlunun babası olan Cemşit’e sırtını dönemezdi. Onlara emek veren oydu. 
Filmin müzikleri Cahit Berkay’a ait. Hikâyeyi taşıyan ana unsur müzik ve yakın plan çekimlerdi. Atıf Yılmaz ikili çekimlerde yakın planı kullanarak dramatik etkiyi arttıran bir çekim yapar. Monolog ve iç sesler bize karakterler hakkında bilgi vererek onları sorgulamamıza neden olur. Aşk susarak da anlaşmaktır bir bakıma. ‘’Sevgi neydi sahip çıkan dost eli...’’ ‘’sevgi neydi sevgi emekti’’...Filmin finali senarist Ali Özgentürk tarafından değiştirildi iyi ki değiştirildi ki sevginin emek olduğu mesajı verildi. Filmde doğa kullanımı ise karakterler ve olayların gidişatı hakkında didaktik bir yapıya sahip. Asya ve İlyas birbirlerine yakınken dereler coşkun akar, uzaklaştığında ise coşkun akan dereler durur. Karakterlerin bu kadar çok gerçekçi ve oyuncu seçimi çok başarılıdır. 
Türk Sineması’nın en iyi aşk filmlerinden olan Selvi Boylum Al Yazmalım sinema klasikleri arasına girmiş, gerek oyuncuları, senaryosu, verdiği mesajlar ve müziği ile unutulmaz filmler arasında yerini almıştır.